Ahmet Davutoğlu’na yapılan saray darbesinin ardından Hakan Fidan’ın tasfiye edileceği iddia ediliyordu. Fidan geçen hafta Havuz medyasındaki gayri resmi sözcüsü Yıldıra Oğur üzerinden Pelikanlara mesaj göndermiş “pelikanların inlerine girmeye az kaldı” demişti.  Yıldıray Oğru’un yazısı “Hakan Fidan baltaları çekti” şeklinde yorumlanmıştı…

Bugün çok ama çok ilginç bir hamle geldi. Hürriyet’te yer alan bir habere göre, 2013’de Paris’te öldürülen PKK’nın önde gelen üç ismi ile ilgili Ankara savcılığına gelen bir yazıdan söz ediliyor ve 3 PKK’lıyı öldüren Ömer  Güney ile Fransa’da yaşayan Ö.H. arasındaki 2 bin telefon görüşmesinin araştırılmasını istiyor.

Haberde Fransız makamlarının bu yazıyı ne zaman gönderdiği belirtilmiyor. Belli ki yazı eski bir yazı. Ancak yazının şimdi gündeme getirilmesi Ankara’nın karışık siyasi ortamında bir yere denk düşüyor.

Bilindiği gibi, Ömer Güney’in PKK’lıları öldürmesinin ardından Avrupa’da yaşayan bir MİT elemanı PKK gazetelerine konuşmuş Lejyonerler ekiplerini koordine eden bir kadından söz etmişti. Yine Avrupa’da PKK’lılara karşı yapılacak silahlı saldırı eylemleriyle ilgili olarak internete sızan bir beldede üç MİT’inin el yazıları ve parafları çıkmıştı. O belgede imzası bulunan MİT’çilerden biri daha sonra terfi ettirilerek kritik bir birimin başına getirilmişti. Yani Paris operasyonundan sonra ödüllendirilmişti.

Hakan Fidan’ın görevden alıncacağı iddialarının ayyuka çıktığı bir dönemde böylesine hassas bir operasyona ilişkin bilgilerin Hürriyet’e verilmesi, birilerine mesaj olarak yorumlanır. Paris cinayetinde MİT’le irtibatlı birinin parmağının olması en çok Erdoğan’ın başını ağrıtır. Bu durumda Hürriyet’in haberi Erdoğan’a gözdağı amacını mı taşıyor sorusu akıllara geliyor. Daha düz bir soruyla soralım: Bu haber ile Hakan Fidan cephesi Erdoğan’a ne mesajı vermek istiyor?

İşte Hürriyet’in sıradan gibi görünen ama Ankara’daki derin kavganın ipuçlarını veren o haber:

TERÖR örgütü PKK’nın kurucularından Sakine Cansız ile Fidan Doğan ve Leyla Söylemez’in Ocak 2013’te Paris’te öldürülmesine ilişkin soruşturma dosyasında dikkat çeken bir ayrıntı yer aldı.

Fransa makamları, Ankara Cumhuriyet Savcılığı’ndan şüpheli Ömer Güney’in tutuklanmasının ardından, Türkiye’ye kesin dönüş yapan Ö.H. adlı kadının araştırılmasını istedi. Ö.H. ile Ömer Güney’in 21 Temmuz 2012 ile 18 Ocak 2013 tarihleri arasında 2 bin kez telefonla görüştüğü saptandı.

NEDEN GERİ DÖNDÜ
Fransız adli makamlarınca Ankara’ya gönderilen yazıda, Ö.H. hakkında bilgi de istenirken, Türkiye’de bulunuyorsa Ö.H. ya da eşinin ifadesinin alınması talep edildi. Yazıda, ‘zanlının Türkiye’de seyahatlerinden haberi olup olmadığı, zanlının Villers-Le-Bel Derneği’ndeki ve genelde Kürt toplumu bünyesindeki rolü, lokalin anahtarının kimler tarafından paylaşıldığı, kendisinin derneği hangi sebeplerden ötürü terk ettiği, neden Türkiye’ye döndüğü’ sorularına yer verildi. Soruşturmayı sürdüren Cumhuriyet Savcısı Ali Alper Saylan, Fransa makamlarından Ömer Güney hakkındaki iddianamenin örneğini istedi. Saylan, iddianamesinin soruşturma açısından ‘önemli’ olduğuna dikkat çekti.

SESİ İSTENDİ
Şüpheli Ömer Güney’in MİT mensuplarıyla yaptığı iddia edilen ve internete düşen ses kaydının deşifresi ve söz konusu CD’nin bir örneğinin Fransa’ya gönderildiği anlaşıldı. Savcılık, internete düşen ses kaydının deşifresini de yaparak, Fransa makamlarından söz konusu konuşmaların Güney tarafından da teyit edilmesini istedi.