“Görevden, hizmetten kaçmam ancak kongreydi, seçimdi, yarış içinde olmam” diyen Abdullah Gül’ün sözleri yıllarını verdiği siyasetin kanunlarına ne kadar uyar? Bunu en iyi bilen Gül neden böyle bir açıklama yapar?

Gül, 14 Mayıs 200’de Fazilet Partisi Kongresi’nde Recai Kutan’a karşı ‘Hayırda yarış’ sloganıyla hem de Erbakan’a rağmen aday olmadı mı?

O kongreyi 633’e 521 oyla kaybedince Fazilet Partisi’nden ayrılıp, önce yenilikçiler hareketini başlatan sonra da Erdoğan’la birlikte AKP’yi kuran GÜL değil miydi?

O halde bu duruş niye?

Bölen, parti içinde huzursuzluk çıkaran görüntüsü vermek istemiyor besbelli ama danışmanı Ahmet Sever’in yazdığı kitap ortada iken, Gül’ün ısınma turlarına başladığını sağır sultan bile duymuşken beyhude uğraşıyor!

Gül’ün net olmayışı en başta kendine zarar veriyor. “Armut piş ağzıma düş” şeklinde yorumlanıyor.

Gül, Demirel’in cenazesine katılmak için geldiği Ankara’da önce Meclis’te Erdoğan ile sonrada bir grup AKP’liyle iftarda bir araya geldi. Gül için düzenlenen yemeğe Sadullah Ergin, Suat Kılıç, Abdulkadir Aksu, mustafa Elitaş, Sadık Yakut gibi AKP’nin önemli isimleri katıldı. Yani Gül ve ekibi sıkı bir rekabete hazırlanıyor.

AKP içinde mi mücadele edecekler yoksa yeni bir partiyle mi yola devam edecekler buna tam karar verebilmiş değiller. Şahsi tahminim Gül’ün hazır bir partiyle siyasete devam edeceği yönünde. “Ok yaydan çıktı” sayın Gül ne derse desin dönüşü yok. AKP kendi içinde çoktan bölündü bile, artık fikir ve dava birlikteliği yok. Gül’den sinyal bekleyenlerin sayısı hiç de az değil. Gül adına parti içinde çalışmayı ise Bülent Arınç’ın yürüttüğü iddiaları var.

Gül, kurulacak koalisyonun uzun vadeli olmayacağını düşünüyor hazırlıklarını da erken seçime göre yapıyor. Kenarda izliyor gibi dursa da aslında eşofmanları giydi koşu turlarına başladı bile.. Ama kavga gürültü olmadan olsun istiyor çünkü eski mahallesini en iyi kendisi tanıyor. Anında paralel ilan eder manşetten linç girişimine başlarlar. Üst akıl İngiltere derler, Haçlı ordusu benzetmesini yaparlar. Belaltı vurur ailesine kadar dil uzatırlar.

Bunu en iyi bilen Gül, tereyağından kıl çeker gibi halletmek istiyor meseleyi..

Ve bir ihtimal daha var tabi..

Eski AKP’li Mehmet Dengir Mir Fırat, Gül’ün AKP’nin başına geçeceğini Erdoğan’ın partiyi Gül için hazırladığını söyledi.

İhtimal dışı değil; ancak..

Erdoğan, Gül dışında her seçeneğin koalisyona çıktığını görmüş olmalı ki böyle bir planı devreye sokmak istiyor. Ama bendeki bilgiler bunun gerçekleşme ihtimalinin çok zayıf olduğu yönünde. Evet Erdoğan, Gül’e geçtiğimiz haftalarda böyle bir teklifte bulundu. “Biraz sabret partinin başına sen geç” teklifi kabul görmedi. Çünkü Gül, eski yol arkadaşının samimiyetine inanmıyor. Cumhurbaşkanlığı döneminde yaşadıkları yoğurdu üfleyerek yemesine sebep oluyor.

Eski Cumhurbaşkanı Gül, yoluna AKP ile mi yeni bir partiyle mi devam edecek? Bunun cevabını çok kısa zamanda göreceğiz.

Ancak kesin olan bir şey varsa, o da Gül artık siyaset sahnesindeki yeni rolüne hazırlanıyor.

Gül’ün ayak sesleri size kadar da geliyor mu?

 

Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…

Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.

Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...