Açıklanan son rakamlara göre Ankara’daki terör saldırısında 37 insan can verdi. 19’u ağır olmak üzere 125 masum insan yaralandı. Maalesef ölü sayısının daha da artma ihtimali yüksek.

Türkiye’nin başkenti, kalbi, beyni, Ankara beş ay içinde üçüncü defa terör saldırısına uğradı. Türkiye her geçen gün daha çok Afganistan’a, Irak’a, Suriye’ye benziyor.

Ülkenin başkentinde yapılan saldırılar Türkiye’nin teröre/teröristlere karşı ne kadar savunmaz olduğunu ortaya koyuyor.
Kendi vatandaşının güvenliğini sağlayamayan bir ülkeden doğal olarak yatırımcılar gibi turistler de uzak duruyor.

Ankara’daki son terör saldırısı ile 17 Şubat’taki terör saldırısı arasında büyük benzerlikler var.

Bir önceki terör saldırısını TAK üstlenmişti. Son saldırıyı (şu ana kadar üstlenen olmasa da) yine aynı failler tarafından gerçekleştirildiği  üzerinde duruluyor.
TAK, PKK terör örgütü ile bağlantılı olduğu bilinen bir örgüt.
Aralık ayında Sabiha Gökçen havalimanındaki gerçekleştirilen bombalı saldırıyı da TAK üstlenmişti.
Şubat ayında TAK önünüzdeki dönem için turist merkezlerine saldırı hazırlığı içinde olduğunu duyurmuştu.

ABD’nin saldırı uyarısı olay oldu!

Ankara’daki saldırıdan birkaç saat sonra özellikle sosyal medyada paylaşılan, ABD Büyükelçiliğinin saldırıdan iki gün önce yayınladığı muhtemel saldırı uyarısı büyük tartışma konusu oldu.
AKP taraftarları ve yandaşları bu uyarıyı ABD’nin PKK ile beraber çalıştığının ve desteklediğinin ispatı olduğu açıklamaları yapmaya başlamışken, Amerikan Büyükelçiliği resmi bir açıklama ile saldırı uyarısının dayanağı Türkiye hükumeti olduğu ve bu bilgiyi bizzat Türk hükumet yetkilerinden aldığını duyurdu.

Diğer taraftan bakılınca ülkenin Güneydoğusunda iç savaş manzaraları yaşanırken, şehirler yıkılırken, insanlar ölürken ülkenin diğer yerlerinin bu ateşten etkilenmeyeceğini düşünmek herhalde ahmaklık olur.

Büyük olasılıkla ülkeyi zor günler bekliyor. Ve en acısı AKP hükumetinin ülkenin üzerine gelen bu felaketi önleyebilecek kabiliyeti ve donanımı yok. Canlı bombaların elini kolunu sallayarak ülkenin kalbinde gerçekleştirdiği saldırılarla ne kadar çaresiz ve beceriksiz oldukları ortada. Hükümetin 17 Şubat saldırısından sonra açıkladığı “Ankara’ya has güvenlik önlemleri” de sadece hikayeden ibaret olduğu ortada. Hükümetin “başarılı” olduğu tek konular saldırı sonrası devreye konulan yayın yasakları, sosyal medya sansürleri, soruşturma gizlilik kararları ve kınama/lanetleme açıklamalarından ibaret.

Ülkenin Güneydoğusunda, Kuzey Irak’ta yapılan operasyonlar ateşi söndürmüyor.
Tam aksine daha da körüklüyor!
30 yıldır silahla başarı elde edemeyeceklerini ne terör örgütleri, ne de göreve gelmiş hükumetler anlayabildi.

Nevruz ateşi körükleyebilir.

Şiddetin önümüzdeki günlerde daha da artacağını muhtemel. Bilindiği gibi 21 Mart baharın gelişi olarak kutlanılan Nevruz bayramı.
PKK Nevruz’u geleneksel sezon saldırılarının ve eylemlerinin başlangıcı olarak görüyor.
Ayrıca yine ABD Büyükelçiliği Türkiye’de ülke genelinde 20 Mart’tan itibaren yeni saldırıların olabileceği uyarısında bulundu.

Ülkede inanılmaz derecede istihbarat zaafiyetleri yaşanırken,
Teröristleri avlaması gereken TEM (Terörle mücadele ekipleri) paralel paranoyasıyla hastane, okul basıp, kreşlerde çocuk bezlerini karıştırıp, kaydırak üzerinde gezdirilirken,
Hükumet yetkilileri önlem almak yerine en abuk subuk, en ipe sapa gelmez, en rezil açıklama yapma yarışı düzenlerken,
Birilerinin (o kendini biliyor) ülkeyi ve vatandaşını koruma hesapları yapma yerine akli dengesini kaybetmiş, muhakemesini yitirmiş şekilde başkanlık hesapları yaparken,
Ülkenin yarısı yaşanan olaylara kaygısız ve vurdum duymaz davranırken, hatta kendisinden olmadığı için sorun olarak görmezken,

Yapabileceğim tavsiyeler:
Kalabalık yerleri tercih etmeyin.
Hedef olabilecek yerlerden uzak durun.
Özellikle yaz aylarında tatil beldelerinde çok dikkatli olun.

Bu uyarılarla niyetim insanları terörün etkisi altına sokmak, paranoyak yapmak değil.
Niyetim sadece ülkenin içinde bulunduğu kaos ortamında muhtemel felaketlere karşı insanları uyarmak.

Çünkü Türkiye yoğun türbülanslı bir yola girdi!
Sonumuz hayır olsun…