cfk

 

 

 

 

Baykal’ın söylemedikleri!

Sonda diyeceğimi en başta diyeyim; siyaset sen ne çirkin şeysin!

Seçim meydanlarında “özel değil genel genel” diyeceksin, bel altı siyaset yapacaksın, sonra da kalkıp siyaseten sıkıştığın da o kişiyi görüşmeye çağıracaksın!

İğrenç bir kaset kumpasıyla alaşağı edileceksin, bir iki defa değil, hem de yüzlerce defa, o kumpası  milyonların gözüne baka baka kullanan kişinin çağırmasını lütuf bilip, jet hızıyla aynı gün Antalya’dan kalkıp Ankara’ya geleceksin!

Neyse..  Bu onların meselesi; Erdoğan ve Baykal, “dün dündür, bugün de bugün” diyorsa bize daha fazla söz söylemek düşmez.

Biz işimize bakalım ve bir gazeteci olarak bu görüşmenin şifrelerini çözmeye uğraşalım. Erdoğan sabah arayıp görüşme talep ediyor ve Baykal birkaç saat içinde Ankara’da randevu yerinde oluyor.

Bu sürat, meselenin ciddiyeti noktasında az da olsa ipuçlarıyla dolu. Baykal’ın 2 saat süren görüşme sonrasında söylediklerine değil de söylemediklerine bakalım. Çünkü buzdağının  görünmeyen kısmı Baykal’ın söylemediklerinde.

Bu buluşma Erdoğan-Baykal görüşmesinden ziyade Erdoğan-Kılıçdaroğlu görüşmesi gibi duruyor.  Hiçbir resmi sıfatı olmayan Baykal, anlaşılan o ki köprü görevi görüyor.

Koalisyon turları başlamadığı için mevcut ortamda Erdoğan’ın Davutoğlu’ndan önce Kılıçdaroğlu’yla görüşmesi, çok tartışılacak birçok senaryoyu da beraberinde getirecekti. Onun yerine Baykal’la görüşüldü ve Baykal, Erdoğan’ın  koalisyon ihtimallerine yönelik görüşlerini ve tekliflerini CHP genel başkanına iletti.

Siyasette rakiplerini eleştirmek, kızdırmak hatta sinir uçlarına basmak elbette var; ama Erdoğan’ın bir Cumhurbaşkanı olarak muhalefete yönelik sözleri yenilir yutulur türünden değildi. Öfkenin Erdoğan için hitabet dili olduğunu biliyoruz ama O çoktandır hakaret, şeytanlaştırma ve linç etme dilini kullanıyor.  Diyaloğ kapılarını kapatan bu üslup sonrasında Baykal’la gerçekleştirilen ani görüşme şok etkisi oluşturdu. Ve artık Ankara’da herkes sürpriz gelişmelere hazır olmalı.

Ezberler bozuldu, koalisyon denklemleri yeniden gözden geçirilmeye başlandı. Ankara’da şimdiye kadar yapılan bütün koalisyon denklemleri çöpe atıldı. Kimse asla olmaz demiyor/diyemiyor. Çünkü bu sabah birisi bize Erdoğan-Baykal görüşecek dese muhtemelen çoğumuz hadi canım oradan! Derdi.

Eee boşuna dememişler siyasette 24 saat uzun süredir diye!

Sahi unutmadan son notumu düşeyim., Baykal’ı Saray’a davet eden Erdoğan red cevabı sonrasında randevuyu Dışişleri konutuna verdi. Saray’ın resmen bittiğinin resmi bu. Artık ne Kılıçdaroğlu ne Bahçeli ne de Demirtaş Saray’a gitmez asla!

Neyse ki muhtarlar var..

Cafer Tayyar Kala