Gazeteci Cengiz Çandar, geçici hükümetin, terörle mücadele bahanesiyle 7 Haziran seçiminin hıncını aldığını ileri sürdü.

 

Radikal’de ‘Bahane: Terörle mücadele; Amaç: 7 Haziran’ın rövanşı’ başlıklı yazı kaleme alanÇandar, “TBMM, acilen harekete geçmeli. Gidişata el koymalıdır. Bu aşamada, ‘anahtar’ CHP’dedir. CHP’nin yapması gereken, Davutoğlu’nun teşekkürlerine muhatap olmak değil, bu tehlikeli gidişatın önüne dikilmektir. Aksi halde, o da, bugünleri bile çok arar hale gelir” dedi.

 

Çandar, yazısında şu ifadeleri kullandı: “ABD’nin ‘IŞİD’e karşı mücadele için yaktığı yeşil ışık’, AKP’nin halk tarafından yetkileri kısıtlanmış unsurları ve Erdoğan tarafından ‘erken seçim’e giden yolda, ‘PKK’yı kriminalize etmek, HDP’yi marjinalize etmek’ için kullanılıyor.”

 

Çandar‘ın yazısının bir kısmı şöyle:

 

“Bundan bir buçuk kadar yetkileri kısıtlanan iktidar sahipleri ve halihazırdaki ‘geçici hükümet’ adeta bir ‘yetki gaspı’na giderek, Türkiye’yi ‘iki-cepheli’ ve tehlikeli bir savaşın eşiğine getirmiş durumdadır.

 

Türkiye, en sonunda uyandı ve ‘ülkenin bir numaralı güvenlik tehdidi’ olan ‘IŞİD’e karşı aktif mücadele’ye girdi sanılırken, Tayyip Erdoğan-Ahmet Davutoğlu ikilisinin esas niyeti ortaya çıktı: ‘Çözüm süreci’ne nokta koymak ve Kürtlere karşı, yeni bir seçim hesabıyla, topyekun savaşa girişmek.
Aklı başında hiç kimse için inandırıcılığı kalmamış olan Başbakan Ahmet Davutoğlu, dün ‘operasyonların temel güvenlik alanlarını korumaya yönelik yapıldığını’ öne sürerken, “Biz bu kararları alırken, askeri, güvenlik ve siyasi sonuçlarını bilerek karar verdik.” dedi.

 

Ve devam etti: “Seçim neticelerini kalaşnikoflarla kutlayanlara sessiz mi kalacağız? Biz bunların hepsi kaydettik. Doğru zaman gerekiyordu. Doğru zamanda müdahale ettik. Kimse cumhuriyetimizi tehdit edemez. Kamu düzenini bir kez tehdit ettiklerinde onların maşalarına değil, doğrudan bu tehdidi oluşturanlara gerekli cevabı veririz.”

 

‘Doğru zaman’ın, ‘Amerikan yeşil ışığı’nı almak olduğu anlaşılıyor. ABD’nin ‘IŞİD’e karşı mücadele için yaktığı yeşil ışık’, AKP’nin halk tarafından yetkileri kısıtlanmış unsurları ve Erdoğan tarafından ‘erken seçim’e giden yolda, ‘PKK’yı kriminalize etmek, HDP’yi marjinalize etmek’ için kullanılıyor.

 

Bu kadar ‘güvenlik öncelikli’ ve ‘iki-cephede birden savaş ortamı’nda CHP, gerçekten AKP ile koalisyon düşünebilir mi?

 

Zaten atılan adımlar ‘koalisyon ihtimalini berhava etmek’ amaçlı adımlar olarak da görülebilir.

 

İşin ‘ABD ile işbirliği’ boyutuna dönersek; geçen hafta Washington ile yapılan ‘anlaşma’ yani Washington’dan IŞİD karşısında alınan çek, Erdoğan-Davutoğlu ikilisi tarafından ‘terörle topyekûn mücadele’ kavramının görünürdeki ‘meşrulaştırıcı’ gerekçesi altına girilerek, PKK’ya karşı ‘bozdurulmak’ isteniyor.

 

‘PKK ile mücadele’ sözcüklerinin büyüsüne kapılmamak gerekiyor. Günümüz şartlarında, AKP iktidarı, Tayyip Erdoğan’ın ülkeyi ‘erken seçim’e zorladığı ayan beyan ortadayken, dört yıldır yapılmayanı yapıp Irak Kürdistanı’ndaki PKK mevzilerine gün boyu süren bir hava harekâtına girişiyorsa ve bunun devam edeceğini de bildiriyorsa, bunun giderek, PKK’nın ‘kriminalize edilmesi’ üzerinden HDP’yi ‘marjinalize ederek’ bir yakın yeni seçimde onu ‘baraj altı’na itmek hesabı güttüğünü görmemek ve anlamamak için budala olmak gerekir.
KAYNAK: ROTA HABER