Üstad bu devir tarikat devri değil, hakikatte devri demişti. Hakikat devrinin temeline eğitimi koyuyordu. Yani, insanımızı eğitmediğimiz müddetçe yüzyıllarca boğuştuğumuz problemlerden bir türlü kurtulamayacağımız belirtiyordu. Ve eğitim müesseselerin açılmasının önemini belirtiyordu.

İslam tarihinde bütün cemaatler araştırılsın ve bakılsın. İslam tarihinde ilk eğitim, yani okul açan tek cemaat Hizmet Hareketidir. Türkiye’de 1984’lerin sonlarında ilk okulunu açan cemaatin şu anda dünya çapında açılmış 2000 tane okulu var. Bunların ortalama 1400 tanesi dünya genelinde, ortalama 600 taneside Türkiye’de bulunuyor. Her okulda ortalama 500 talebenin eğitim aldığını düşünürsek, cemaat her sene ortalama 1 milyon talebeye eğitim veriliyor. Ve bu talebeler 10 yılda bir yenileniyorlar, mezun oluyorlar.
Bu cemaat dünya çapında böyle bir hizmete imza atıyor.

Peki hiç düşündünüz mü; Dünya çapında böyle bir hizmet yapan kim var? Veya başkaları böyle bir hizmet içinde bulunmuş olsa bunu nasıl anlatırlardı?

Avrupa’da bir sürü STK var. Bunlardan çoğunun ne iş yaptığı belli bile değil. Fakat bunlar bir tane yumurta yumurtladığı zaman, ki oda yumurta mıdır değil midir belli dahi değil, adamlar 30 yerde gıdaklıyor. Hizmet hareketi ise 30 tane yumurta yumurtlarken, bir tane dahi gıdaklamıyor. Hizmet hareketinin açtığı kurumlarının sadece bir tanesini bir başkası yapmış olsa adamlar bunu yere göğe sığdıramaz ve yaptıkları faaliyeti duyurmadıkları yer kalmaz. Hizmet hareketinin yaptığı ve gerçekleştirdiği hizmetler bir devlet ile kıyaslanabilecek durumda. Fakat cemaat, faaliyetlerini ve hizmetlerini anlatma konusunda çok mütevazı davranıyor.

Cemaatin iki yıldır yaşadığı kirli süreç dünyada öne çıkmasına sebebiyet verdi. Bu bir fırsattır. Bu cemaatin mensupları mütevaziliği bir kenara bırakıp (kibirden de uzak durarak!) bu fırsatı iyi değerlendirmelidir.

Anlatmalıdır Hizmet Hareketini:

– Hiç bir devletten yardım almaksızın, kendi imkanları ile Avrupa’da ve dünyanın dört bir yanında açtığı binlerce okulları, eğitim ve kültür faaliyetlerini anlatmalıdır.

– Uluslararası olimpiyat organizasyonları ile dünyanın dört bir yanından insanları bir araya getirip evrensel barışı inşa etmek için yaptığım faaliyetleri anlatmalıdır.

– Türkiye’nin en üst derneklerinden  biri olan, Birleşmiş Milletler’in (BM) dünyadaki ilk yüz STK arasında kabul ettiği Kimse Yok Mu gibi insani yardım faaliyetleri düzenleyen kurumunu anlatmalıdır. Kimse Yok Mu’nun şu ana kadar binlerce su kuyusu açtığını, on binlerce insana temiz su içme imkanı sağladığını, farklı hastalıklardan tedavi edilen binlerce insanı, elbise ve gıda yardımlarını, her sene milyonlarca insana ulaştırdığı kurban yardımlarını, sadece Filistin’e resmi olarak ulaştırdığı 11 milyon liralık yardımı anlatmalıdır.

–  Türkçe, Almanca, Hollandaca, Fransızca, Arapça, Rusça gibi bir çok dilde yaptığı yayınlarla basın ve medya dünyasında bulunduğu faaliyetlerini anlatmalıdır.

– Dünyadaki bütün insanlarla içinde bulunduğu diyalog çalışmaları ile hem kendini anlatma, hem karşısındakini tanıma fırsatı bulan ve bu vesileyle ortak değerler etrafında birleşip evrensel barışı tesis etme çabası gösterdiğini anlatmalıdır.

– Fethullah Gülen Hocaefendi ile olan gönül bağını açıkça anlatmalıdır. Cemaat, teröre karşı en dik duruşu sergileyen ve bu konuda görüşünü açıkça beyan eden Hocaefendi’nin tavsiyelerini hayata geçirme adına içinde bulunduğu faaliyetleri açık yüreklilikle anlatmalıdır.

Cemaat mensupları ve Hizmete Hareketine gönül vermiş güzel insanlar, siyasi mevzulardan uzak durup, bunları anlatmalı bütün dünyaya.