AKP’nin yolsuzlukları ortaya çıkınca, Allah Peygamber diyerek insanları aldatıp ülkeyi parsel parsel soydukları ortaya çıkınca, yolsuzlukların üstünü örtmek için Cemaate cadı avı başlattılar.
AKP ne kadar yırtınırsa yırtınsın, kendilerine darbe yapıldığını iddia ederse etsin, halk bu algı operasyonunu yemedi. 30 Mart seçimlerinde yaranın sıcaklığıyla halkı aldattılar ama 17-25 aralıktan bir yıl sonraki seçimlerde halk gerçeği gördü. AKP’liler de dahil hiç kimse AKP çalmadı demiyor diyemiyor.
Bu nedenle Cemaate yönelik yapılan cadı avının hukuki bir süreç olmadığını AKP’lilerin çoğu gibi en Cemaat karşıtı kesimler bile kabul ediyor. AKP’liler Cemaate karşı yapılana intikam duygusuyla bakıyor. Bu gerçekten de böyle. İntikamın olduğu yerde hukuk yoktur.
Seçimlerde AKP’nin kaybetmesiyle bir çok cemaatçi operasyonların duracağını bekliyordu ancak dün yeniden operasyonlar yapıldı. Şimdi soru şu: Koalisyonlar olursa cemaate karşı operasyonlar yine de devam eder mi?
Öncelikle şu tespiti yapalım. Cemaate karşı başlatılan cadı avı 7 haziran öncesindeki gibi devam etmez, edemez.
Dün yapılan operasyonlar bizzat bunun göstergesi. Dikkat edilirse artık büyük şehirlerde operasyonlar durma noktasına geldi. Ankara Başsavcılığı bile hükümetin baskısıyla “yıkılmadık ayaktayız” açıklaması yapıyor.
Dünkü operasyonlar taşrada AKP’nin tetikçiliğini yapacak kişiler tarafından tuhaf hukukun da tuhaf zorlamalarıyla yapılabildi. Savcı’nın istemediği operasyonu proje mahkemelerin hakimi yaptırdı. Durum bu kadar vahim…
Bu bize şunu gösteriyor: Aklı başında hiç bir kimse, yarın başının yanacağı operasyonlara girişmek istemiyor. Hiçbir hukukçu bu süreçte kendini riske etmek istemez. Ancak, kıyıda köşede bulabildikleri militan tiplerle bu operasyonları götürmeyi deniyorlar, deneyecekler.
Bunun için “kapıyı kırıcı” eski bakan Anadolu’yu dolaşıp güvenlik güçlerini ve savcıları motive etmeye çalışıyor ama kimse önünü görmeden, başkasının kavgasına sapan taşı olmak istemiyor.
Ancak bu hiç bir operasyon olmayacağı anlamına gelmiyor. Bulabildikleri tetikçiler kadar operasyon yaptırabilecekler. Bunu da mümkün olduğunca koalisyon hükümeti kurulmadan önce yapacaklar. Zira koalisyon hükümetinde böylesi operasyonlar yaptırmakta zorlanacaklardır.
Velev ki AKP’nin koalisyon ortağı olsun, hiç bir koalisyon ortağı Cemaate cadı avına sıcak bakmaz. Önümüzde erken seçimin olduğunu düşünürsek, ne MHP ne de CHP ne de HDP Cemaate, Erdoğan istediği ve beklediği seviyede cadı avı yaptırmayacaktır.
Muhalefet partileri AKP’nin Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden bu yana geçen altı aylık süre içinde neden 12 puan kaybettiğini çok iyi biliyor. Bunun baş nedeni AKP’in cemaatle kavgasıydı. AKP ne zaman ki Cemaatle kavgaya başladı AKP’nin kimyası da bozuldu, gidişatı da. Bu nedenle ne Bahçeli, ne de Kılıçdaroğlu AKP’kin kimyası bozuk kavgasının parçası olmaz.
Dolayısıyla AKP koalisyon hükümeti kurulana kadar elinden geleni yapar, alabildiğini gözaltına aldırır. Koalisyon kurulduktan sonra operasyonlar giderek zayıflar ve bir yıl içinde bitme noktasına gelir.
Ondan sonra da operasyonu yapan AKP tetikçisi bürokratlara sıra gelir…