Siyaset arenasında çok ciddi değişimlerin arefesindeyiz.
Hem MHP hemde AKP içinde bir değişim ve dönüşümün çok yakında gerçekleşeceğini söyleyebiliriz.
Bu değişim ve dönüşümler, nasıl ve ne şekilde olacak, asıl mesele bu gibi.
MHP içerisinde yaşanacak olan değişimlerde, Erdoğan ve AKP’nin çok etkin şekilde rol oynayacağı ve sonuna kadar Bahçeli ve ekibini MHP’nin başında tutmaya çalışacakları kesin.
AKP ve Erdoğan, kendi varlıklarının ve rahat rahat ülke idare etmenin yolunun, MHP’nin ya baraj altında kalması, yada mecliste kendisine destek veren bir yancı iktidar olmasından geçtiğini biliyor.
Özellikle 7 haziran seçimlerinden sonra yaşananlar, AKP’nin MHP ile uyumlu hareketi sonucunda, Erdoğan ve AKP’nin, nasıl büyük tehliklerden kurtulabileceğini çok net gördüler.
Bu gün Erdoğan sarayda rahatsa ve AKP bu gün iktidar ise, bunu en fazla MHP ve Bahçeli’ye borçludur.
İşte böyle kullanılabilen bir araç olan MHP’yi, ne Erdoğan nede AKP kaybetmek istemeyecektir.
Tabi bunu yapmak için kullanacakları argümanlar bellidir.
Paralel suçlaması ve son kertede, meydanlarda, “ne özeli genel genel” diye sonuna kadar kullandıkları kaset ve şantaj olayları olacaktır.
Bu gün Bahçeli ve Erdoğan’ın hedefinde olan Meral Akşener için, bu yöntemlerin ikiside sonuna kadar kullanılacağa benziyor.
Akşener’e kaset iftirası, daha önce Erdoğan’ın damadının kanalı olan Ahaber’de atılmış ve bununla pes ettirilmeye çalışılmıştı.
Çok sert ve emin durması ve koamuoyunda yükselen tepkiler nedeniyle, bundan hemen vazgeçtiler o zamanlar.
Fakat görünen o ki, Akşener’i devre dışı bırakmak için, hem paralel yalanını atacaklar, hemde uygun zemin ve ortam bulunursa, kaset ve en ahlaksız iftiralarla saldıracaklardır.
AKP cenahına geldiğimizde ise kavga ve değişimlerin daha radikal ve gürültülü olacağını görüyoruz.
AKP içinde, Erdoğan-Davutoğlu kavgasının çok daha sert ve kirli olacağı artık aşikar.
Erdoğan devlet içindeki etkinliğine ve AKP üstündeki etkinliğine güveniyor, Davutoğlu ise, yurt dışındaki desteğe ve siyaseten temiz kalmasına güveniyor.
Özellikle Reza Zarrap’ın, Amerika’da tutuklanması ve yolsuzluk dosyalarının yeniden gündeme gelmesi ,Erdoğan’ın başını çok ağrıtacağa benziyor.
Daha önceden de yazdığım gibi, Reza Zarrap’ın Amerika’ya gitme süreci ve itirafçı olmasında, Hakan Fidan ve Davutoğlu ekibinin etkin olduğunu düşünüyorum.
Hakan Fidan ve Davutoğlu’nun, Erdoğan’a karşı bir blok oluşturduğunu ve bunun ilerleyen günlerde daha başka hadiseler ile kendisini göstereceğini tahmin etmek zor değil.
Özellikle dün piayasaya sürülen Binali Yıldırım’ın oğlunun kumar görüntüleri, ilerde yaşanacak kavganın ilk işareti olarak kabul edilebilir.
Bu görüntülerin, Hakan Fidan ekibi tarafından elde edildiğini ve Erdoğan tarafından Davutoğlu’nun yerine düşünülen Binali Yıldırı’ma yapılan bir operasyon olduğunu söylemek çokta zor değil.
Bu operasyonun Fidan-Davutoğlu ortak operasyonu olduğu kanaatindeyim.
Bu resimlerin, önce Hürriyet Gazetesi’ne verilmesi, Hürriyet’in bunu yayınlamaya yanaşmaması üzerine, Sözcü Gazetesi’ne verilmesi ve Sözcü üzerinden piyasaya sürülmesi, bunun istihbarat menşeeli bir haber olduğunu bize gösteriyor.
Ve ilerleyen günlerde, bu şekilde medya yoluyla,kasetler ve dosyalar üzerinden bu kavganın daha da şiddetleneceğini zannediyorum.
Bu kavga çok ahlaksızca ve seviyesizce olacaktır.
Davutoğlu ve Fidan ortaklığının elinin daha güçlü durduğunu söyleyebiliriz. Ama Erdoğan’ın bu kavgada her türlü esnstürümanı ve yolu deneyeceğini biliyorum.
Mayıs ayında, Erdoğanın yapmayı düşündüğü ve buna hazırlık için kiralanan spor salonunda yapılacak olan bir AKP kongresinin öncesinde ve çok değişik olaylar yaşanabilir.
Bu kongre iptal edilebilir, yada kongrede çok süpriz sonuçlar çıkabilir.
Eğer kongre olacaksa, kongreye kadar ve kongrede, eğer olmayacaksa uzun bir süre kasetler ve dosyalar havalarda uçuşacaktır.
Binali Yıldırımın oğlunun oğlunun kumar görüntüleri, sanki bunun ilk adımı gibi.
Bu kavganın sonucu öyle yada böyle, AKP içerisinde bir değişime ve bir yeni oluşuma sebep olacağı aşikar.
Sonuç olarak, MHP içerisindeki kavga ve AKP içerisinde başlayan kavga, mutlaka siyaset arenasında yeni oluşumlar, yeni hareketler ve yeni tablolar ortaya çıkaracaktır.
Bu kavgalara ek olarak, gündemde olan dokunulmazlıkların kaldırıması konusu, bu değişimin, çok değişik sonuçlara gebe olabileceğini bize gösteriyor.
Siyasette kartlar yeniden karılıyor ve oyuncularda değişimlere hazırlık yapılıyor.
Mayıs ayı ve yaz mevsimi, siyasette çok sıcak geçecek.
Bakalım bu sıcaklık, kimlerin alanını kurutacak, kimlerin alanında yeni başaklar açacak.
Hep beraber yaşayarak göreceğiz.
