Hz. Adem’den başlayıp son peygamber Hz. Muhammed (sas) kadar tüm peygamberlerin mübarek toprağının her karışında gezdiği, Müslümanların ilk kıblesi ve namazın emredildiği mirac hadisesine ev sahipliği yapan Mescidi Aksa, siyonist güçlerce yine keyfi saldırılara maruz kaldı.

İsrail yerleşimcileri ve yöneticileri, hiçbir savunması olmayan Filistinli cami cemaatinden korktuğu kadar hiçbir şeyden korkmuyor. Açıkça çaldığı ve el koyduğu malın sahibinden korkmayacak da kimden korkacak? Üstelik sahibi hem hırsızın, hem de malının peşinde..

‘’Hırsız malına korkar’’ diye bir tabir vardır. işte onlar da el koyup çaldığı Mescidi Aksa’dan fazlasıyla endişeli.. Hırsızlıklarını meşrulaştırmak için Mescidi Aksa’yı yıkmak bile planları arasında..

Siyonist işgalci güçlerinin tarihsel en büyük ve meşhur özelliği hırsızlıktır veya çalamazsa yakıp yıkmaktır. Bütün saldırıları hep sabah namazı vaktindedir. En tenha zamanda sinsice arkadan vurmak adetlerindendir.

Dünya ülkenin başına bela olan bunlar, devlet kurma fikrine inandırılıp diğer ülkelerce yakalarından atıldı. Ve Müslümanların başına sarıldı. Beklendiği gibi gitmeyen planlar sonucunda siyonistler kendi korkularıyla mücadele edebilmek için savunmasız halka baskılar üretip kanunlar koymaya devam ediyorlar.

Biz tarih boyunca diğer kutsal topraklarımız gibi Kudüs’e de sahip çıkan millet olduk. Filistinlilerin Türk halkına muhabbetini, bizim de onların mücadelesine hürmetimizi herkes çok iyi bilir. Öyle ki; dünya önünde Filistinli kardeşlerimize sahip çıkmak için ‘’one minute dedik’’ diye aylarca da övündük. Fakat olanlar iyice tatsızlaştıkça kafamız karışmaya başladı. Mavi Marmara olaylarını da unutmadık. O zaten ayrı bir karmaşa ve yara..

Peki her şey gerçekten bize aktarıldığı gibi miydi?

Madem öyleydi, Mavi Marmara gemisi niye yola çıktı ve neden saldırıya maruz kaldı? Diyanetin Kudüs’e düzenlediği kutsal toprakları ziyaret turları neden İsrail devleti ile anlaşmalı yapıyor? Niçin Filistin otelleri yerine İsrail otelleri tercih ediliyor? Ve bu durum niye tura katılanlardan saklanıyor?

Mescidi Aksa’ya giden her Müslüman gezmeye değil, ibadet etmeye ve oradaki din kardeşine her yönden destek vermeye gider. Kaldı ki bu konu, gezme niyetiyle bile değerlendirilse, Filistin otelleri hizmeti son derece kaliteli.. Müslüman’ın cebinden çıkan para niye işgalci siyonist güce gidiyor?

AKP çevresindeki sessizliğe ve bazı yazarların mescidi aksaya gitmeyin, İsrail vizesiyle gidilmez, caiz değil gibi fetvalarını anlamak mümkün değil. Eğer israile fırsat vermek istemiyorsanız toplu olarak Mescidi Aksa’ya gitme eylemi düzenleyip Kuranı Kerim’de isra suresinde geçen o kutsal toprakları koruma ve sahip çıkmaya adımlar atılabilir. Madem konular böyle fetva ile oluyor, o zaman dindar(!) ve her gücü elinde bulunduran, israile dünya önünde meydan okuyan bir iktidar, masum Filistin halkına destek amaçlı bir fetva niye vermiyor? Sonuçta orada akan kan, Müslüman kanı..

Kolay ve sözde Müslümanlığımız için çok üzgünüm.

Filistin halkının çektiği zulme rağmen, Mescidi Aksa’ya ibadet amaçlı götürdüğü ziyaretçileri ağırlamak için İsrail otellerini tercih edip, Müslüman’ın parasını İslam düşmanlarına aktaran Diyanet İşleri Başkanlığını kınıyoruz. Eğer bu bilgi yanlış bir aktarım ise bir açıklama bekliyoruz. Ayrıca ‘’Mescidi Aksa’ya gitmeyin’’ uyarısı yaparak dolaylı yoldan orada mücadele veren insanları yalnız bırakmayı hedefleyen ve klavye cihadı yapan tüm yazarları, gazeteleri de kınıyoruz.

Mescidi Aksa gibi İslam dini için çok özel ve kutsal bir yerin önemi, ancak oraya gidilerek belli edilir. İHH insani yardım örgütü başta olmak üzere tüm dernek ve STK’ların Mescidi Aksa’yı ziyaret ederek, ‘’insan hak ve özgürlüklerine’’ sahip çıkma kampanyası başlatılmalı..Hadislerde hep tavsiye edildiği gibi kutsal toprak Mescidi Aksa’ ya lütfen gidin ve yaşananları görün.

 

Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…

Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.

Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...