Erdoğan neden bu kadar korkuyor.?

Soru size şaşırttı mı?

O, 1150 odalı sarayında, her dediği emir olan, kanun olan Erdoğan.

Onca siyasi gücü olan ve herkesin karşısında el pençe duran.

Etrafında korumaları, sevenleri olan Erdoğan, neden ve kimden korksun?

Tüm bunlara rağmen, Erdoğan çok korkuyor ve bunu çok belli ediyor.

Erdoğan çok korkuyor.

Neden mi ?

1- Erdoğan, Amerika gezisinden sonra daha net anladı ki, Erdoğan dünyada artık istenmeyen ve sevilmeyen bir lider.

Erdoğan özgürlükler ülkesi Amerika’da, dünyada en fazla hassas olunan basın özgürlüğü konusunda, Erdoğan’ın nasıl bir zihniyete sahip olduğunu gördü dünya.

Erdoğan Amerika’da, ülkesinden yaptığı kanunsuzlukları ve zulmü çekinmeden yapacak kadar pervasız davranınca, zannettiki dünya ona saygı duyacak ve ondan korkacak.

Zannettik ki, zorba korumaları ile gazetecileri darp ederek, onları salondan atarak saygınlık kazanacak.

Erdoğan Amerika gezisinden sonra şunu farketti ve anladı, dünya, Erdoğan ve onun zihniyetine sahip kişileri artık taşımayacak.

Erdoğan, Amerika gezisinden sonra Türkiye’ye dönünce bunu farketmiş olmanın verdiği psikoloji ile yine saldırganlaştı ve bu saldırganlığını bastırma adına tehditler savunmaya başladı.

Önce. muhabirleri ve  gazetecileri gözaltına aldırdı.

Sonra, cemaate artık yüzerle ifade edilen sayılarda gözaltılar yapmaya başladı.

Sonra kalktı, daha dün saygı duymuyorum dediği Anayasa Mahkemesi başkanıyla baş başa bir görüşme yaparak bazı şeylerin önünü alma hamlesi yaptı.

Daha sonra, Galip Ensarioğlu üzerinden, yargının kendi ellerinde olduğunu söyleyerek, yargıya hakim olan ve yakında harekete geçecek olan özde kendisini yok etmeye hazırlanan bu günün ortağına mesaj verdi, yada göz dağı vermeye çalıştı.

Evet  Erdoğan, bir silah olarak kullandığı yargının kendisine doğru dönmeye başlayacağının farkına vardı.

Ve bundan dolayı çok korkuyor.

2- Dünya da patlak veren kara para aklama meselelerinin mutlaka ama mutlaka kendisine ulaşacağını biliyor.

Bu nedenle oğlu Bilal ortalıkta yok.

Sıfırladığını zannettiği paraların, aslında nerede ve kimlerin kontrolünde olduğunu, dünyanın haberdar olduğunu anladı.

Çok gizli ve kimsenin haberinin olmadığını zannettiği eylemlerin hepsinin, kayıt altına alındığının farkına vardı.

En mahrem konuşmalarının bile, dünyanın büyük devletleri arafından kayıt altına alındığının farkına vardı.

Her şeyde suçladığı, paralele saldırma işinin, artık bir inandırıcılığının kalmadığının farkına vardı.

Türkiye’de insanları uyutsada, dünyanın çoktan uyandığını ve harekete geçtiğini, dünya bunu yaparken, kendisinin uyuduğunun farkına vardı ve uyandı.

Bu uyanma ile başına geleceklerin farkına vardı.

3- Reza Zarrap meselesi, Erdoğan’ın kabusu olacağa benziyor ve bundan çok korkuyor.

Zarrap’ın itirafçı olup herşeyi anlatacağını anladı.

İran’ın kaybolan paralarının peşine düşeceğini, ve bunun eninde sonunda kendisine ulaşacağını biliyor.

Rusya’nın IŞİD’e yardım ettiği hakkındaki belgeleri BM’ye taşımasının, kendisini nasıl zor bir duruma sokacağını biliyor.

Reza’yı Türkiye’de gözetmesi için görevlendirdiği çevrelerin ve kişilerin, Zarrap’ın Amerika’ya gitmesine göz yumarak, kendisine ihanet ettiklerini gördü.

Sır küplerinin sızdırmaya başladığını ve küpün içinden nelerin sızabileceğinin farkına vardı.

4- AKP içerisinde Erdoğan’ın etkinliğinin bir rahatsızlığa sebebiyet verdiği artık aşikar.

Bu rahatsızlığın yakında daha yüksek dille dillendirilip, kendisine karşı bir oluşumun hazırlıklarının yapıldığıda herkesin malumu.

Bu oluşumun harekete geçmesinin artık yakın olduğunun farkına da vardı.

Zira, kendisini hazırlayan zihniyetin, yeni bir zihniyeti hazırlarken uyguladığı taktik ve eylemleri biliyor ve bunu görüyor.

Bu nedenle, kendisini başa getirenlerin, kendisinin üzerini çizdiğini görüyor ve bu durumda ortaya çıkacak olan gerçeklerden halkın haberdar olmasından korkuyor.

Havuz medyasından istediği verimi alamadığını ve artık havuzdaki kalemşörlerinde, en ufak bir yalpalamasında kendisini satacağının farkına vardı.

5- Kendi cemaatini kurma adına desteklediği ve kuruduğu vakıflardaki rezaletlerin ortaya çıkmasıyla, nasıl bir zihniyetin olduğunun ortaya çıkması, Erdoğan’ı korkutuyor.

Bu zihniyetin gerçek yüzünün ortaya çıkmış olmasından dolayı, halkın bu cemaate karşı soğuyacağını ve çocuklarını oralara yollamayacaklarından korkuyor.

Sadece binalarla  bu işin olamayacağını anladı ve binaların altında kalacağını biliyor.

Bu rezaletlerin artık saklanamayacağının fakına vardı.

Bunyan dolayı bir yıkılışın geleceğini anladı ve bundan korkuyor.

6- Ordu’yu dizayn etme ve cemaati bitirme işini veren odakların, bu işi Erdoğan’ın yapamayacağının farkına vardığını görüyor ve o odakların kendisini kenara iteceğini, hatta yok etme adına harekete geçeceğinin farkına vardı.

Kalemşörleri vasıtasıyla saldırdığı ordunun dimdik duruşu ve karşılık vermesi rüyalarını kaçırıyor.

7- Terörün azması ve her gün gelen şehit haberlerinin, artık toplumda tepkilerin hükümete yönelmesine sebep olacağını gördü ve bundan korkmaya başladı.

Ne kadar kan akarsa o kadar destek artar planının, işlemeyeceğini anladı.

Bu nedenle artık her şehit haberinin, her sivil can kaybında faturanın er yada geç hükümete kesilmeye başlanacağının farkına vardı.

Bunun etkisiyle, toplumun artık ses çıkaracağından korkuyor.

Daha sayabileceğimiz bir çok sebepten dolayı, Erdoğan çok korkuyor.

Fakat bu korkusu, saltanatının yıkılmasına engel olamayacak.

Bu durumun sürdülemeyeceğini artık kendisi de farketti.

Ama asla hukuka ve demokrasiye de geri dönemeyecek ve korkularıyla beraber, saltanatı yıkılacak yakında.

 

Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…

Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.

Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...