Son zamanlarda kiminle karşılaşsam tek soru soruluyor “seçimler olacak mı” özellikle Cemaat çevrelerinin satın aldığını gördüğüm “AKP seçim yaptırmayacak, seçimleri erteleyip bir yıl daha fiilen iktidarda kalacaklar” argümanın toplumun içine atılmış çok bilinçli bir psikolojik harekat stratejisi olduğunu düşünüyorum.
Özellikle Cemaat çevrelerinin bu argümanı kendi çevrelerinde dillendirmesi dikkatimi çekiyor. Bu bana Cemaatin içine sızdırılan istihbaratçıların cemaatin seçimlere etkisini kırmak için dolaşıma soktuğu bilinçli bir kampanya gibi görünüyor.
Şöyle ki;
AKP erken seçimi yapmak zorunda. İki eli kanda da olsa, savaş da ilan etse, kaos da çıksa AKP seçim yapmak zo-run-da. Çünkü AKP’nin meşruiyetini sağlayan tek dayanak kaldı SEÇİMLER. Eğer seçimler de yapılmazsa, bir demokrasinin olmazsa olmazı hükmünde olan, güçler ayrımı, hukukun üstünlüğü ilkelerine zaten saygı göstermeyen AKP’nin son dayanağı serbest seçimler ilkesini de rafa kaldırması Türkiye’yi “liberal olmayan demokrasi” kategorisinden “otoriter ülke” kategorisine indirir. Bu durumda artık yönetim ve rejim meşru değildir.
AKP’nin seçim yaptırmaması darbenin de halk devriminin de önünü açmak demektir. AKP’nin tek korkusu bu. AKP zaten dünyanın Erdoğan ve etrafını sildiğini ve dünya güçlerinin kendi yönetimlerini bir darbeyle devirmek istediklerini düşünüyor. Bu nedenle darbeyi mümkün kılacak son adımı, yani seçimlerin ertelenmesi atımını asla ve asla atmayacaktır.
Bu yalın gerçeğe rağmen tüm muhalif çevreler ve özellikle cemaat çevresine fısıldanan “AKP seçim yaptırmayacak” argümanı onların seçimlere müdahale edip, AKP aleyhine çalışarak insanları ikna etmelerini engellemek için geliştirilen bir strateji. Benzer bir hava 7 Haziran seçimleri öncesinde de vardı. Bu yüzden Cemaat yeterince etkili bir şekilde insanları ikna etme çabasına girişemedi, seçim sonuçlarına çok önemli etkisi oldu ama bu kapasitesinin altında bir etkiydi.
1 Kasım seçimlerinde özellikle Cemaatin sokak sokak çalışarak AKP’ye kayması muhtemel, milliyetçi muhafazakâr oyların AKP’ye kaymasını önlemesi gerekiyor. Bu Cemaatin okullarını ve kurumlarını korumak için yapması zorunlu olan, ekmek gibi, hava gibi ihtiyacı olan bir adımdır.
Geçen seçimlerde sınırlı etkisiyle cemaat çalışarak, stratejik adımlar atarak, kritik illerdeki son vekilin muhalif partilere gitmesini sağlayacak oy tercihleri sayesinde AKP’nin cemaat medyasına çökmesini önledi.
Eğer geçen seçimlerde AKP tek parti olarak iktidarı kazansaydı bugün Zaman gazetesi ve Bugün grubu diye bir gruptan söz etmiyor olacaktık. Muhaliflerin tek sesi olan bu medya mecralarını koruyabilmek cemaat üyelerinin sınırlı da olsa kritik çalışmalarıyla mümkün oldu.
Bu seçimde durum daha da kritik hale geldi. AKP doğrudan Cemaatin ektili olduğu, MHP’ye giden son vekil hesabı ile seçime gidiyor. Özellikle milliyetçi muhafazakâr seçmenin üzerinde CHP etkili olamıyor.
Eğer cemaat bu seçimlerde geçen seçimlerde çalıştığının iki üç katı çalışır daha çok insana ulaşır daha çok insanı ikna eder AKP’ye oy vermesini engellerse en başta Cemaat okulları, cemaat kurumları ve Cemaate yakın iş adamlarını kurtarmış olacak.
MHP de Devlet Bahçeli’nin tutumu nedeniyle dağılmış durumda. Geçen seçimlerde cemaatin de yönlendirmesiyle MHP’ye giden “emanet oyaların” bu seçimde yeniden AKP’ye dönme olasılığı var.
AKP bunu bildiği için sokaktaki en büyük rakibi Cemaatin “seçimler olmayacak” argümanıyla sokakta çalışmasını engelleyip geciktirmeye çalışırken, kendisi de kritik hamlelerle son vekili alacak adımlar atıyor. Bu büyük bir tehlikedir. Türkiye adına bir tehlikedir.
Cemaat eğer okullarını, medyasını ve varlığını korumak istiyorsa, ülkeyi düşünüyorsa, yarının gençlerinin dolar yeşilinden başka bir değeri kalmamış haydut zihniyetinin eline bırakılmaması gerektiğini düşünüyorsa AKP’nin muhalifleri oyalamak için çıkardığı “seçimler olacak mı” tartışmasına kulak asmadan, yarın seçim olacakmış gibi örgütlenip adam adama markaj yaparak AKP’ye gitmesi muhtemel oyların AKP’ye gitmesini önlemek zorunda.
Ey Cemaatin mütevelli üyeleri tehlikenin farkında mısınız. O toplantılarınızda AKP’nin size çökmeyi planladığı tehlikesini konuşup, çevrenizdeki esnafları AKP’ye oy vermekten vazgeçirmek için ikna etmezseniz, kendi işinize ayırdığınız zamandan daha fazlasını ayırıp gece gündüz demeden çalışmazsanız 2 kasımdan sonra AKP sizin de iş yerlerinze çökecek. Akın İpek’e yaptığı her şeyi, küçük esnaf büyük işadamı demeden herkese yapacaklar.
Daha önemlisi bu Cemaate yakın işadamlarıyla sınırlı kalmayacak. AKP’nin tehlike gördüğü tüm kesimleri sindirmek, onların finans kaynaklarını kurutmak için tüm iş çevrelerine bunu yapacaklar.
Cemaatin temel iddialarından biri “yaşatmak için yaşamak” ilkesi. Eğer gerçekten böyle bir iddiaya inanıyorsanız, işte size fırsat. Ülkenin yaşaması, geleceğin kurtulması sizin elinizde. Bu değirmenin taşını sizden başka kimse kıpırdatamaz.
Tüm muhalifler ve en başta da muhafazakar seçmen üzerinde etkisi olan cemaate gönül vermiş insanlar bu ülkenin geleceği adına kaygılarınız varsa “seçim olmayacak” propagandasına inanmadan, son bir nefes, demokratik haklarınızı kullanın, bu seçime müdahil olun, insanları ikna edin, AKP’ye oy vermelerini engelleyin.
İnsanlar görüşlerinizi paylaşmayabilir ama, troller hariç, kimse Cemaate gönül veren insanların ülke sevgisinden kuşku duymaz. Bu ülkeyi AKP’nin uçurumdan bir karanlık iç savaşa sürükleme ihtimalinden kurtaracak en kritik fırsat Cemaatin elinde. AKP onu bildiği için Cemaat çevrelerine “seçim olmayacak” yaygarasını fısıldayıp onları sandık çalışmalarından uzak tutmak istiyor.
Son noktada AKP için tek çıkış yolu mümkün olduğunca seçime katılımı azaltmak. Eğer katılım azalırsa AKP’nin kazanma ihtimali artıyor. Ne olur bu yaygaraya kulak asmayın..
Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.
Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...