Mustafa Karaalioğlu, Yusuf Ziya Cömert, Mehmet Ocaktan ve İbrahim Kiras’la  birlikte Erdoğan’a aşk ilan edip ihale alan Ethem Sancak’ın medya grubundan gönderildikten sonra Ahmet Davutoğlu ekibiyle birlikte hareket edip yeni bir internet sitesi karar.com etrafında toplanan isimlerden biri olan Elif Çakır son yazısında Erdoğan çevresinde yer alanlara fena yüklendi.

Erdoğan çevresinin erken seçim itediğini dile getirip Davutoğlu’na yüklnendiğini belirten Çakır erken seçimin mümkün olmadığını anket sonuçlarına dayandırarak anlattı. Çakır AKP’nin yaptırdığı anketlerde erken seçimin sonuçları değiştirmeyeceğini belirterek AKP’nin bir koalisyona mecbur olduğunu ima etti.

Çakır’ın AKP’li anket şirtektelrine dayandırdığı, Davutoğlu’nun neden erken seçime gitmeden koalisyon zorunda olduğunu anlattığı yazısının ilgili bölümü şöyle:

Pazartesi günü Taha Akyol köşesinde yazınca dikkatimi çekti. (Uzlaşmak zorunlu, Hürriyet, 6 Haziran 2015)

Kıymetli büyüğüm Taha Bey, 7 Haziran seçimlerinde yüzde 41 oyla sandıktan birinci parti olarak çıkmasına rağmen, oy kaybına uğrayan AK Parti’nin, seçim sonuçlarına yönelik olarak bir anket yaptırıp yaptırmadığı sorusunun peşine düşmüş.

Diyor ki Taha Akyol ‘Adalet ve Kalkınma Partisi’nin seçim sonuçları hakkında hala bir araştırma yaptırmamış olması dikkat çekicidir.’

Taha Bey…

Sizin yazınız üzerine, kendime görev edindim ve AK Parti’nin seçim sonuçları üzerine bir araştırma yaptırıp yaptırmadığı sorusunun peşine düştüm.

AK Parti’ye bugüne kadar araştırma yapan şirketlere ulaştım.

Yaptırmışlar. Hem de çok kapsamlı bir araştırma yaptırmışlar. Hatta bir değil birkaç araştırma birden yaptırmışlar mukayese etmek için.

Seçimlerden dört gün sonra araştırma şirketleri sahaya inmişler.

Araştırma şirketleri toplamda 20 binin üzerinde kişiye ulaşmış.

Şehir şehir, kasaba kasaba Türkiye’nin altını üstüne getirmişler.

Kim hangi nedenle hangi partiye oy vermiş,

Ortaya çıkan seçim sonuçlarına nasıl bakılıyor,

Önümüzde erken seçim olsa tercihlerinde bir değişiklik olup olmayacağı,

AK Parti’den memnuniyetsizliğin sebepleri neler,

Kılı kırk yararak, ince elekten geçirmişler ve çıkan sonucu AK Parti’ye sunmuşlar.

Mesela, Doğu’da bölge halkı “Dolmabahçe tartışmasından” çözüm süreci bitti, AK Parti bizi yarıda bıraktı diyerek HDP’ye giderken, Batı’daki seçmen de “İzleme Heyeti” tartışmalarından rahatsız olup “Vatanı satıyorsunuz” diyerek MHP’ye gitmiş!

CHP’nin ekonomik vaatlerini ciddiye almayan emekli, işçi, “Niye şartlarımızı düzeltmiyorsun” diyerek AK Parti’ye gönül koymuş, ya sandığa gitmemiş ya da kararsız kalmış…

Bana daha da ilginç gelen ise “AK Parti’nin vaatlerini yerine getirmediğini” düşünen bir seçmen kitlesinin olması oldu.

Araştırmada çıkan bir diğer önemli husus da seçmen eğiliminin, erken seçim değil de koalisyon yönünde olması oldu (Davutoğlu’nun neden koalisyon konusunda uzlaşmacı bir dil kullandığı umarım anlaşılır.)

7 Haziran seçimlerinde AK Parti’ye oy verdiğini söyleyen seçmenlerin çoğunluğu ‘tekrar seçim’e sıcak bakıyorlarmış… AK Parti’ye daha önce oy verip de bu kez oy vermeyenler erken seçim seçeneğine pek sıcak bakmıyormuş. AK Parti’nin kendisini toparlayarak sandığa gitmesi taraftarıymışlar.

Seçmen koalisyon olup olmayacağını, kimin uzlaşmaya yaklaşıp kimin mızıkçılık yapacağını görmek istiyormuş!

7 Haziran’dan bu yana tartışma konusu olan Cumhurbaşkanı’nın sahalara inmesini seçmenin nasıl algıladığı sorusunun deneklere yöneltip yöneltmediklerini sordum.

Yöneltmişler. Ancak Nuh deyip Peygamber demediler, çıkan sonucun ne olduğunu söylemediler.

Sonuçların hem Cumhurbaşkanının hem de Başbakanın önünde olduğunu söylemekle yetindiler.

AK Parti yaptırdığı araştırmayı kamuoyu ile paylaşmadığı gibi büyük bir gizlilik içinde yürütmüş.