Atanmış savcılar ve proje mahkemelerin yürüttüğü AKP’ye karşı çıkan herkesi susturmak amacıyla kurulmuş kumpas soruşturmasının iddianamesi manidar bir şekilde seçime bir hafta kala mahkemeye gönderilmiş. Neden bir hafta diye sormayın. AKP’nin atadığı, savcı AKP’nin proje hakimi tabi ki bunu yapacak. Çünkü AKP kaybetti gidiyor…

Haliyle atanmış savcıları proje hakimleri aldı bir telaş. Kucaklarına aldıkları ateşten projeyi bir an önce adaletin kucağına atıp kaçmak istiyorlar belli ki…

Selam Tevhit soruşturmasından söz ediyorum. Yargıtay tarafından AKP iktidara gelmeden önce 2002 yılında onaylanmış İran’ın Kudüs Ordusu’nun Türkiye içinde uyguladığı 5. kol faaliyetini deşifre den polisleri hedefleyen bir soruşturma. AKP’liler Kudüs Ordusu’na sözde diyorlar. O zaman Suriye’de savaşan kim onu açıklasınlar. Mahkeme aşamasında bütün bunları o çakma iddianameyi yazan savcıya soracağız. Ona biraz Ortadoğu dersi, biraz İran tarihi, biraz İran İslam devirimi okutmamız gerekecek. Biraz kültürü artacak. Böylece trollerin bile inanmadığı iddianameden kendisi için bir şeyler kazanır…

Savcı bey hakkımda iki defa müebbet hapis cezası istemiş. Suçum çözüm sürecini engellemeye çalışmakmış… Böyle bir suç tanımı var mı savcı bey? Yok ama olsun, savcı bir şey bulamayınca uydurmuş. Uydur uydur yaz…

Ne yapmışım da çözüm sürecini engellemişim? İddianame elimde yok. Ama muhtemelen yazdığım yazıları örnek gösterip çözüm sürecini engellemeye çalıştığım iddia etmiştir. Velev ki böyle bir şey yapmaya çalıştım, yani çözüm sürecini engellemeye çalıştım, bunun nesi suç?  Eğer böyle bir suç varsa o zaman tüm MHP teşkilatını yargıla savcı bey…

Çözüm sürecini eleştiren tek yazar ben değildim. Evet yazdıklarım AKP’yi ve MİT’çileri rahatsız etti çünkü gerçekleri anlattım. O dönemde tüm MİT’çi gazeteciler üzerime çullandı ama yılmadan düşüncelerimi savundum.

Peki ben ne yazdım? Çözüm süreci böyle götürülürse PKK güçlenir devlete büyük bela olur yazdım? Bunu yazmak mı suç savcı bey? Bunu anlatacaksın mahkemeye… Peki dediğim çıkı mı? Evet çıktı. O zaman suçlu kim savcı bey? Çözüm sürecinde PKK’yı güçlendirip devleti zayıflatanlar mı yoksa bunu uyaranlar mı? Sen kinin savcısısın ki PKK güçlenir bu süreci böyle götürmeyin diyen yazarı suçluyorsun. Yazdığın iddianameden PKK’nın güçlenmesini istiyormuşsun gibi bir mantık çıkıyor. Bunun da izah edeceksin mahkemede. Yok öyle iddianameyi yazıp kaçmak. Tek tek ne iddia ediyorsan hepsini ispat da edeceksin…

 

Bana açılan bu davanın nedenini söyleyeyim: Çıkın delikanlıca söyleyin, Roboski’den bu yana Hakan Fidan yönetimindeki MİT’in yaptığı karnalık operasyonları deşifre ettiğim için yargılanıyorum. MİT’in kendi halkını bombalatmasını yazdığım için yargılanıyorum. MİT’in El Kaide ve IŞİD’çilere gönderdiği silahları eleştirdiğim için yargılanıyorum. Bitlisin Güroymak ilçesinde şehit edilen bombayı PKK’ya gönderenin MİT’çi olduğunu yazdığım için yargılanıyorum. O polisleri şehit eden bombayı PKK’ya gönderen MİT’çinin daha sonra Hatay’da görevlendirildiğini, Hatay’da Harmuş’un kaçırılması dahil bir çok karanlık olayda MİT’in politikalarını eleştirdiğim için yargılanıyorum. AKP’nin MİT üzerinden Türkiye’yi muhaberat devletine dönüştürmesine karşı çıktığım için yargılanıyorum.  Türkiye’nin Suriye batağına saplanan politikalarında, Mısır’da İhvan’ın tutuklanmasıyla sonuçlanan politikalarda Hakan Fidan’ın yönettiği MİT’in başarısızlığının rolü olduğunu yazdığım için yargılanıyorum…  Polisin gözaltına aldığı, Kırmızı bültenle aranan İranlı casus, nükleer silah kaçakçısı Hüseyin Tanideh’in Hakan Fidan’ın girişimi ile serbest bırakılmasını eleştirdiğim için yargılanıyorum…

En önemlisi de Hakan Fidan’ın çevresine yakındığı gibi siyasi istikbalini, Başbakan olma hayalini engelledimi düşündüğü için yargılanıyorum. Hemen belirteyim benim böyle bir gücüm yok, Fidan’ın MİT müsteşarıyken uyguladığı miyop istihbarat stratejilerinin ülkeyi nereye getirdiğini gördük. Fidan hangi projeye elini attıysa, Türkiye kaosa sürüklendi. Çözüm sürecinde PKK güçlendi. Suriye politikasında Türkiye tam bir kaos ortamına girdi, IŞİD ve El Kaide gibi örgütlerin yol geçen hanı oldu. Türkiye’nin uluslararası mahkemelerde yargılanması bile gündeme gelebilir. Mısır’da İhvan mahvoldu. Fidan’ın elini atıp da Türkiye’nin kazandığı tek bir strateji yok. İşte bunu açıkça ve çekinmeden yazdığım için yargılanıyorum. Eğer bunları yazdığım için Fidan Başbakan olamayacaksa bundan ziyadesiyle memnun olurum. MİT müstearıyken ülkeyi kaosa sürüklemiş bir admın Başbakanken iç savaş çıkarmayacağının garantisi yoktur çünkü… Eğer yazılarım böylesi bir hayırlı işe vesile olduysa, bu ülkeyi iç savaştan korumaya vesile olduğum için iki defa değil bin defa da müebbetle yargılanmaya razıyım. Ben bu Türkiye’yi seviyorum, kutular, kaslar, makamlar ve koltuklar için değil, karşılıksız seviyorum.

İsteseniz de istemeseniz de hukuk dönecek, Türkiye’ye demokrasi gelecek, saray tetikçilerinin devri kapanacak, sizin devriniz kapanacak…

Bu rüzgar döndü atın FAV’a bekleyin…

EMRE USLU

 

Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…

Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.

Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...