Geçen hafta içinde IŞİD’e katılan 18 yaşındaki kız çocuklarının haberleri basına yansıdı. Aileler çaresiz polisin, istihbaratın ve savıcıların bir şey yapmadığından şikayet ediyordu. Türkiye’den binlerce genç IŞİD nteworku tarafından ikna edilerek Suriye’ye yollanırken İstihbarat işini yapmıyor, terör yapılanmasını engelleyip çökertmek yerine gazetecilerle, muhaliflerle ve Cemaatle uğraşıyordu.
Hatta IŞİD herkesin gözü önünde gövde gösterisi yapıyor, İstanbul’da bayram namazı kılıyor, piknik yapıyor ama İstihbarat bunları görmüyordu. Bazı iddialara göre bizzat Balkanlar ve Kafkaslar’dan Cihatçı toplama işinde Türk istihbaratçılarının rolü var. Belki de bu yüzden İstihbarat’ın IŞİD yapılanmasına göz yumduğuna inanılıyor.
Şimdi herkes haklı olarak Suruç’taki katliamı konuşuyor. Oysa konuşulması gerekn bir konu daha var; O katliamı gerçekleştiren 18 yaşındaki kız kim? Kimin çocuğu?
Geçen haftalarda gazetelere çıkan ailelerden birinin mi çocuğu? O çocuklardan birinin Antep ve Urfa’ya gittiği ailelerin tüm uğraşlara rağmen onlara ulaşamadığı bilgisi medyaya yansımıştı.
IŞİD böylesi bir eylemi yapabilmek için o haberleri gerkeçe gösterip intihar eylemcisini saldırıya ikna etmiş olabilir.
Yetkililerin cevap vermesi gereken sorulardan biri de şu: İntihar bombacısı o kız, İstihbarat ve polisin göz yumaması sayesinde, IŞİD’e katılan Türkiye vatandaşı kızlardan biri mi?
