Hükümet’in IŞİD operasyonları çerçevesinde yeniden gözaltına alınan Halis Bayancuk kimdir? Yeni Yön herkesin konuştuğu ancak hakkında hiç bir bilginin bulunmadığı Bayancuk’u güvenlik yetkililerine sordu. Aldığımız bilgileri/iddiaları bir seri yazı halinde yayınlayacağız.
Bir not olarak belirtelim. Bu bilgiler güvenlik ve adliye kaynaklarına dayanıyor. Türkiye’de güvenlik ve adliye kaynaklarını ne kadar güvenilir buluyorsanız bu bilgilere de o kadar güvenin. Yeni Yön olarak kimseye haksızlık etmek istemeyiz. Ancak haberi değeri olduğundan dolayı da paylaşmak istedik. Bayancuk tarafından gelecek her düzelmeyi yayılamaya açık olduğumuz belirtmek isteriz.
Bugün ilk bölüm. Bayancuk kimdir nerde ne yapmıştır?
2000’li yılların başında beraberindeki 3 arkadaşıyla İslami ilimler üzerine eğitim almak amacıyla Mısır’a giden (El ezher değil) Bayancuk, ailesinde hakim olan radikal İslami kimlik paralelinde selefi akide üzerine kendisini yetiştirdikten sonra İstanbul’a dönmüş ve El Kaidenin Türkiye sorumlularından biri olduğu değerlendirilen N. M. aracılığı ile İstanbul’daki aşırılıkçılarla tanıştırılarak sohbetler düzenlemeye başlamıştır.
Devam eden bu sohbetler sonrasında yaşının gençliği ve hitabet gücünün etkisiyle kısa sürede selefi camiada kendisinden söz edilir olmuştur. N.M. yıllar sonra Bayancuk’tan bahsederken ‘bu adamı milletin başına biz bela ettik’ demiştir.
Güvenlik birimlerinin edindiği bilgilere göre Bayancuk tebliğ-cemaat-cihat metodolojisi kapsamında kısa zamanda kendi sohbet grubunu oluşturarak tebliğ faaliyetlerine başlamış ve cemaatleşme eğilimini sürdürmüş bu amaçla çocuklar için yatılı medreseleri hayata geçirmiştir. İnfaklarla elde edilen gelirlerin büyük kısmı kendisi ve bu medreseler için harcanmıştır.
2008 yılında grubun faaliyetlerinin engellenmesi ve sekteye uğratılması amacı ile gerçekleştirilen operasyon sonrası tutuklanarak cezaevine gönderilmiş, mahkeme heyetine karşı tutunduğu tavır sebebiyle savunma dahi yapmayarak yaklaşık 2,5 yıl tutuklu kalmış sonra bu tutumundan vazgeçerek duruşmada ifade vermesinin ardından tahliye edilmiştir.
Güvenlik kaynaklarına göre, tahliye olmasının ardından sohbetlerine her katılmak isteyeni kabul etmemiş, adeta referans ile hareket etmiş ve internet sitesi ve bir dergi aracılığı ile sesini duyurmaya kitlelere ulaşmaya çalışmış büyük ölçüde de bunu başarmıştır. nitekim Azerbaycan’da Selefiliğin merkezi olarak kabul edilen Sumgayt şehrinde yetişmiş birçok selefi Bayancuk’un sohbetlerinden ciddi ölçüde ilham alıp bunu Afganistan-Pakistan sınırında bulunan el kaide kamplarındaki yandaşlarına ulaştırmış ve kamplarda akide kavgalarının çıkmasına sebep olmuşlardır. bu tartışmalar o kadar artmıştır ki el kaide yönetimi Bayancuk’un sohbetlerinin dinlenmesini yasaklamıştır. El Kaide’nin bu kısıtlaması Bayancuk’un sıkça ben el kaideci değilim söylemini de doğrulamaktadır.
Güvenlik çevrelerine göre Suriyede 2011 yılından bugüne süregelen karışıklıklar ve çatışmalara ilk etapta ölçülü yaklaşan Bayancuk Türkiye’nin bölgeye karşı tutumu ve politikasından cesaret alarak Konya-Adana-Diyarbakır gibi illerdeki grup üyelerinden yaklaşık 50-60 kişiyi Suriye’ye göndererek burada bir kamp açtırmış ve savaşa muhaliflere destek vererek dahil olduğu iddia ediliyor.
KAYNAK: yeniyon.com
Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.
Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...