Ankara’da yaşanan canlı bomba saldırısı en çok da güvenlik zaafiyeti konusunu tartışmaya açtı.

İngiliz Times Gazetesi’ne konuşan üst düzey bir güvenlik kaynağı güvenlik zaafiyetinin sebebini net bir şekilde özetleyerek, Emniyet’te ‘paralel operasyonu’ adı altında yapılan tasfiyenin Türkiye’yi saldırılara açık hale getirdiğini iddia etti.

Konuya ilişkin Aktifhaber.com’a konuşan Milli Güvenlik ve Dış Politika Uzmanı Mesut Ülker, Times’taki haberi destekleyerek, Türkiye’nin 15 yıl boyunca nitelikli güvenlik personelini yetiştirdiğini ancak 17-25 Aralık’tan sonra yaşanan tasfiyelerin ülkeyi güvenlik konusunda çok açık pozisyona düşürdüğünü ifade etti.

Yaşanan tasfiyelerin ülkede cirit atmak isteyenlerin ekmeğine yağ sürdüğünü dile getiren Ülker, Ankara’daki saldırı sonrası ortaya çıkan güvenlik zaafiyetinin, saldırıları düzenleyenlerin iştahını daha da kabarttığını ve önümüzdeki dönemde çok daha büyük olayların yaşanabileceğini söyledi.

İŞTE O AÇIKLAMALAR:

TÜRKİYE 15 YIL BOYUNCA NİTELİKLİ GÜVENLİK SEKTÖRÜ PERSONELİNİ YETİŞTİRDİ

Türkiye geçmişte yaşadığı vesayetçi anlayışlardan dolayı maalesef güvenlik boyutuyla alakalı çok ciddi sıkıntılar çekiyordu. Özellikle PKK terör örgütüyle 40 yıldan beri yapılan bu mücadelenin en önemli sıkıntılarından biri istihbarat zaafiyetiyle beraber güvenlik konusundaki zaafiyetti.

Türkiye son 15 yıl diyebileceğimiz sürede güvenlik konusuna çok stratejik yaklaşarak, güvenlik personelinin dünya standartlarında yetiştirilmesi konusunda, son iki yıla kadar yoğun bir yetişmiş, nitelikli bir güvenlik sektörü personelini yetiştirdi. Buna jandarma, polis ve bununla eklemlenebilecek bütün güvenlik unsurlarını katabiliriz.

17-25 ARALIK’TAN SONRA YAŞANAN TASFİYELER TÜRKİYE’Yİ GÜVENLİK KONUSUNDA ÇOK AÇIK POZİSYONA DÜŞÜRDÜ

17-25 Aralık’tan sonra özellikle Türkiye’yi yönetenlerin zaafiyetlerini ortaya çıkaracak, güvenlik personelini etkisizleştirme amacıyla maalesef ciddi bir temizlik harekatına başlandı.

Maalesef bu da Türkiye’yi güvenlik konusunda çok açık pozisyona düşürdü. Bugün yaşadığımız sıkıntıların en birinci sebebi öncelikli olarak budur. Bunun altını çizmemiz lazım. Yetişmemiş, niteliksiz, ehil olmayan personelin güvenlik sektöründe başarıya ulaşması mümkün değildir. Nitelikli güvenlik personelinin etkisizleştirilmesinin tek gerekçesi 17-25’teki güvenlik personelinin bu süreçleri açığa çıkarmasından kaynaklanıyor.

ÜLKE SEÇİME KADAR DAHA ŞİDDETLİ OLAYLARIN YAŞANMASINA AÇIK HALE GELDİ

7 Haziran seçimlerinden sonra Türkiye’de yaşadıklarımıza baktığımızda, bunu sadece IŞİD’e endekslemek çok kolaycı bir yaklaşım olur ama Türkiye’deki daha önceki yaklaşımlara baktığımızda, bir adres göstererek gerilim stratejileri üzerinden seçime gidildiğini daha önce gördük. Yaklaşan seçimlerde de biz bu tarz olayların olabileceğini defalarca ifade ettik. Muhtemel ki seçime kadar, belki bundan daha şiddetli olayların olmasına açık hale geldi ülke. Bu faaliyetlerin de seçime endeksli olduğunu artık herkes değerlendiriyor.

GÜVENLİK PERSONELİ HALKIN KARŞISINDA TASMALI HALE GETİRİLDİ

Bunu direkt olarak IŞİD’e yüklemek çok doğru değil. Suruç’a baktığımızda, Diyarbakır’a baktığımızda faillerinin bile bu konuda bulunamaması, maalesef Türkiye’yi yönetenlerin beyanlarının hiç gerçekçi olmadığı da açıkça ortaya çıktı. Sayın Başbakan verdiği ifadede Suruç’takilerin failleri bulundu demesine rağmen biz de biliyoruz ki, onların failleri canlı bomba olarak zaten yok olmuşlar. Türkiye’yi gülünç hale düşüren yetkililerin bu beyanları güvenlik sektöründe çalışanları da çok üzüyor. Artık kendileri de bu konuda halkın karşısında tasmalı hale getirilmiş durumda.

YAŞANAN TASFİYELER TÜRKİYE’DE CİRİT ATMAK İSTEYENLERİN EKMEĞİNE YAĞ SÜRÜYOR

Tasfiye edilen, 20 yıldan beri Türkiye’de yetiştirilmiş olan çok değerli güvenlikçi personelin bugün birkısmının hapiste olması, birkısmının görev dışında bırakılması, etkisizleştirilmesi sonrasında maalesef çok ciddi boş bir alan açıldı.Bu da sadece terör örgütlerini değil, Türkiye’de cirit atmak isteyenlerin de ekmeğine yağ sürüyor. Buna ille terör açısından bakmak da doğru değil. Demokratik açıdan da baktığınızda bu konuda Türkiye’nin çok zayıf hale geldiğini söylememiz mümkün.

Times: Emniyet'teki

TÜRKİYE’Yİ GÜVENLİK KONUSUNDA BU KADAR ZAAFİYET İÇİNE DÜŞÜRMEK ÜLKENİN BEKAASI KONUSUNDA DA CİDDİ RİSK OLUŞTURUYOR

Güvenlikteki en önemli esas unsur, ana aktör yetişmiş personeldir. Türkiye’yi yönetenlerin bu konuda yaptıkları yolsuzlukları, usulsüzlükleri sorgulayanların dışında da, Türkiye’yi güvenlik konusunda bu kadar zaafiyet içine düşürmek Türkiye’nin bekaası anlamında da çok ciddi risk oluşturuyor.

ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE ÇOK DAHA ŞİDDETLİ OLAYLAR YAŞANABİLİR

Bu olaylar sonrasında Türkiye’yi yönetenlerin başarısızlıkları, yetersizlikleri ve niteliksizlikleri bu saldırıları düzenleyenleri bir kez daha iştahlandırmış hem de bu noktada toplumda meydana getirdiği bu yaraların derinleşmesiyle bunları düzenleyenleri de bir kez daha cesaretlendirmektedir. Önümüzdeki dönemde çok daha şiddetli, çok daha toplumu yaralayıcı, çok üzücü olayların meydana gelmesi çok muhtemeldir. Bütün veriler bize bunu gösteriyor.

Röportaj: Tuğba Karagülle / Aktifhaber.com