Bir seçim daha sonuçlandı.

Sonuçları vatana millete hayırlı olsun.

Dünya acayip bir yer ve bu dünyanın yaradıcısı bize;

“Sizin hayır gördüğünüz şeylerde şer, şer gördüğünüz şeylerde hayır vardır.” der.

 

Seçim sonuçları AKP’nin galibiyetiyle sonuçlandı.

Ama çalarak, ama korkutarak, ama inandırarak AKP tek başına iktidarı kazandı.

Bu sonuçtan sonra bir değerlendirme yapacak olursak.

Biz hala durduğumuz yerdeyiz.

Biz doğruları ve gerçekleri

Ne sandıktan çıkan sonuca

Ne iktidara gelen partiye

Ne de çevremizde bizleri bazen tehditle, bazende “senin iyiliğin için diyorum” kılıfına sarılmış bir münafıklık teklifiyle yazmaktan ve anlatmaktan dur olmayacağız.

Doğrular hep kazanır, ama geç , ama erken

Ama

Yanlış bazen galip gelebilir, ama asla kazanamaz.

 

Bu sonuçlardan sonra

Milletin tercihine saygısızlık edenleri,

Millete hakaret edenleri doğru bulmuyor ve bunun ancak doğruların ortaya çıkması ve huzurun bu ülkeye gelmesinin gecikmesine hizmet edeceğine inanıyorum.

Yıllarca Müslüman kesmi ve halkı baskıyla ve değersiz bularak, aslında bugünlerde halkın korkularının müsebbibi olan zihniyetlerin düştüğü bu hataya düşülmemesi gerektiğine inanıyorum.

 

1 Kasım seçimlerini AKP, 1 kasımda değil Meclis Başkanlığı seçimlerinin yapıldığı 1 temmuz da kazandı.

Zira MHP ve CHP o gün AKP’nin eline öyle bir koz verdi ki beceriksiz ve çapsız siyasetiyle, AKP ve özelde Erdoğan bu çapsız siyasilerin bir daha yapılacak olan seçimde alaşağı edeceğini gördü.

Hep yazdım ve dedim.

Erdoğan’ın ve AKP’nin iktidar tahtının bir tekeri CHP bir tekeri MHP dir. Ve ülkede muhalefet sorunu hallolmadan ülkenin düze çıkması çok zordur.

Gerçekçi ve rasyonel muhalefet yapma işini CHP yavaş yavaş öğrenmeye başladı ve bunun emareleri görülmeye başladı. Koalisyon görüşmelerindeki yapıcı tavrı ve İpek Koza baskınında Özgür Medyaya destek verişleri yıllardır irtica dediği kesimlerdeki CHP antipatisini azda olsa kırmaya başladı. Devamıda gelmelidir

MHP üzerinden çok konuşulacak bir durumda değil, zira ne olduğu çok açık belli. 7 haziranda AKP’den bıkan kesimler MHP ‘ye destek verdi, ama MHP kendisine bu krediyi veren halktan aldığı tüm krediyi halkın kurtulmak istediği AKP’ye vererek harcadı.

Ve halk seçimlerde MHP’ye bir Osmanlı sillesi vurdu. Bu sille MHP’yi yola getirir mi… hiç zannetmiyorum zira MHP’de en az AKP’deki sığ bağnazlık kadar bağnaz ve sığ kafalar zirvedeler ve buraları kolay kolay bırakmayacaklar.

Gelelim HDP’ye .

HDP, halkın 7 haziranda kendisine yönelen teveccühünü AKP-PKK koalisyonu ve MHP’nin dışlayıcı ve ötekileştirici politikalarının yardımıyla kaybederek yaklaşık 20 vekillik kaybetti.

Hep dedim ve yazdım.

HDP, AKP ile değil PKK ile mücadele etmesi lazım. Zira bugün HDP’nin oy kaybının en büyük müsebbibi PKK’dır.

Bunca akan kan

Bunca gelen şehitler

Bunca medyada yürütülen linç kampanyaları

Bunca boşboğaz ve densiz konuşan vekillerine rağmen HDP’nin barajı aşıp, MHP’yi geçerek 3. parti olması büyük bir başarıdır.

HDP açısından bir muhasebe ve PKK sultasından kurtulma adına bir yenilenme süreci başlamalıdır. Aksi halde gelecek seçimlerde HDP barajı asla aşamaz.

 

Seçim sonuçlarının galibi AKP ..

Şimdi AKP kendi eliyle yaptığı enkazla başbaşa.

Koalisyon yok

Tek başına

Büyük bir halk desteği ile.

Bundan sonra AKP’nin mazereti kalmadı.

Ve şimdi halk AKP’den bu enkazı yeniden ayağa kaldırmasını bekliyor.

Ama görünen o ki , AKP çokta enkazı umursamıyor ve hala paranoyak tepkiler vermeye devam ediyor ve edecek.

Medyaya baskılar

Muhalif sesleri susturma

Cemaate baskılar

Zulüm

Tutuklamalar ve cezaevlerine atmalar artacak.

Erdoğan Öcalan ittifakı ile başkanlık sistemi getirilmeye çalışılacak.

Tüm bunları yapacağının işareti bugün Nokta dergisi baskınıyla verdi.

Bize gelecek olursak,

Bizler yine dün yaptığımız gibi

Doğruları söylemeye

Hakikati yazmaya

Mazlumun ve mağdurun yanında olmaya devam edecez.

Yılmadan

Yıkılmadan

Ümitsizliğe düşmeden

Daha bir azim ve konsantrasyon ile.

Hiç merak etmeyin

KAZANACAĞIZ.