Koalisyon çalışmaları perde arkasında son sürat devam ediyor.

Bütün bu çalışmaların göbeğinde aslında bir parti değil bir şahıs var.

Cumhurbaşkanı Erdoğan.

Evet partiler AKP ile koalisyonda değil Erdoğan’a bulaşmaktan korkuyorlar.

Ahmet Altan’ın söylemiyle Erdoğan’a dokunan siyaseten biter korkusu tüm partileri sarmış durumda ve bu tehlikenin farkındalar. Evet genel olarak koalisyon kurma şartlarının başında ki konuların tümü direk yada endirek Erdoğan’la ilgili.

Koalisyon çalışmalarının kilit partisi MHP nin bu süreçte nasıl bir tavır takınacağı herkes tarafından merak edilen konu. Seçim meydanlarından Bahçeli tarafından çok sert eleştirilen Erdoğan ile MHP bir ortaklık kurar mı kurmaz mı sorusu herkes tarafından dillendiriliyor.İşte böyle soruların sorulduğu bugünlerde Devlet bahçeli ilk defa açık açık AKP ile koalisyonun şartları söyledi.

Bahçeli’nin ağzından üç şart:

1- Çözüm sürecine son verilsin.

2- 17-25 Aralık dosyaları açılsın.

3- Cumhurbaşkanı Saray’dan çıkıp Çankaya’ya gitsin.

Görüldüğü gibi 3 şartta Erdoğan la ilgili.

1- Çözüm süreci….Erdoğan siyasi hayatımın bitmesi pahasına deyip başlattığı gerekirse baldıran zehiri içerim diyerek devam ettirdiği. Dolmabahçede anlaşıp meydanlarda bitirdiği çözüm sürecini silmiş durumda zaten. Bu şartın çok sorun olmayacaktır.

2- 17-25 aralık operasyonları 4 bakanı etkilesede aslında herkes bu 4 bakanın ucunun sonunda Erdoğan’a dokunacağını ve sonunda Erdoğan’ın da sonunun Yüce divan olacağını biliyor. Bu nedenle bu şartın kolay kolay kabul edileceğiniz zannetmiyorum. Zira Bakanların hırsızlıklarının kabülü aslında “paraleller darbe yapmaya çalıştı” argümanını yerle bir edecek ve içeride tutuklu bulunan polislerin suçsuzlukları tescillenmiş olacak.

3- Cumhurbaşkanı Saraydan çıkıp Çankayaya dönmesi.

Bu şartın da AKP ye faydası olur aslında. Zira AKP de şuanda Sarayın sultasından kurtulmanın yollarını aradığını biliyorum. Ama bunun bir anda olabileceğiniz zannetmiyorum. Bu neden Erdoğan’ın geri adım ve karizmasını yerle bir edecek bu şartı kabul edeceğini zannetmiyorum. Zira Çankaya ya dönmek demek AKP tabanında hedef olarak sunulan Yeni Türkiye argümanının çökmesi demektir.

Sonuç


MHP ya şartlarında ısrarcı olacak koalisyon kurmayacak.

Yada MHP şartlarından vazgeçecek ve AKP nin pisliklerini aklayan parti olarak tarihe geçecek.

Ya meydanlarda söz verdiği sözlere sadık kalıp tarihe ülkeyi aklayan parti olarak geçecek.

Yada meydanlarda verdiği sözleri yeyip tarihe hırsızların ortağı olarak tarihe gömülecek.