Hürriyet’in haberine göre RUS Büyükelçiyi öldüren polis Mevlüt Mert Altıntaş’ın gözaltına alınan ev arkadaşı avukat S.Ö. ve polis S.B.’nin, Selefiliğe açık övgüleriyle bilinen AKP’nin hocası Nurettin Yıldız’ın sohbetlerine katıldıkları belirlendi.
Avukat S.Ö. ile Mevlüt Mert Altıntaş’ın Nurettin Yıldız’ın sohbetlerinde tanıştığı saptandı. Polis S.B., 17 Temmuz’da evlenip evden ayrılınca yalnız kalan Altıntaş, S.Ö.’nün yanına taşındı. Bu üç ismin, Etlik ve Batıkent’te bir evde, Hacı Bayram Camisi’nde Nurettin Yıldız’ın sohbetlerine katılmaya devam ettikleri saptandı.
S.B., suikast saatinden kısa süre önce Altıntaş’ı arayarak evine davet etti. Altıntaş, “Önemli bir işim var, gelemem” diyerek telefonu kapattı.
Katil polisin sohbetine katıldığı Nurettin Yıldız’ın basına yansıyan açıklamalarından bazıları şöyle: “Allah ile aramızı açan üç sebep; ‘cinsel şehvet, mal ve evlat.’ Kız çocukları cehennem kadar risktir. 6 yaşındaki çocukla evlenilebilir. Çalışan kadın, fuhuşa hazırlık yapan sürece destek olmuş oluyor.”
Nurettin Yıldız ayrıca Fetva sayfasındaki SELEFİ GRUPLARA KATILABİLİR MİYİZ diye kendisine sorulan soruya KATILABİLİRSİNİZ cevabı dikkat çekiyor. Nurettin Yıldız’ın web sayfası Fetva Meclisi’nde Nisan 2011’de kendisine gelen soruya şu cevabı veriyor:
İşte o soru işte Nurettin Yıldız’ın cevabı:
Hocam, bugün ‘selefilik’ adında bir ekol var. Aralarında Türk hocalarımız da çok sayıda mevcut. İlim ehli olmadığımız için, bizim basiretimiz bazı şeyleri görmede eksik kalabiliyor. Davete çok önem veriyorlar, mezhep konusunda sizle aynı fikirdeler (bazıları), selefin menhecinden bahsediyorlar sürekli. Kur’an ve sünnetle amel etmeye önem veriyorlar. Bu arkadaşların sohbetleri çok hoşuma gidiyor, ayet ve hadislere verdikleri önem de. Dinimi yaşamamda büyük katkıları var, bu ekol ile birlikte hareket etmiş olsam, bazılarının dediği gibi sapıtmış olur muyum?
Mü’minler arasında dışlama yapmayan, ashabı topluca seven, Ümmet’in büyüklerini saygıyla anan, küfürle ve kâfirlerle riskli ilişkilere girmeyen, dini bir bütün gören; ibadetler arasında küçümseme/beğenme tarzında bir tercih göstermeyen, dünyayı ve ahireti dengede gören her cemaatle beraber olabiliriz. Onları bu kıvamda gördüğümüz sürece beraber oluruz, sapma görünce de daha iyisine gideriz. Değiştirilmeyecek tek kapı Allah’ın kapısıdır. Eğer beraberlik sürecinde kendimizde bir gelişme görmüyorsak, bu orada bulunmamızı da gereksiz hale getirir. Buna göre hareket etmemizde bir sakınca yoktur.
Daha önce de New York Times Nurettin Yıldız’ın vaaz verdiği Hacı Bayram’dan IŞİD ve diğer cihatçı örgütlere militan akan haberler yapmış, o haberler de yine AKP hükümeti tarafından tepkiyle ve panikle karşılanmıştı.
New York times haberinde şunlara dikkat çekmişti:
Hacıbayram militan devşirmenin merkezi
Avrupa ve ABD’den katılanlar da dahil olmak üzere yüzlerce yabancı savaşçı, Suriye ve Irak’ta geniş toprakları elinde bulunduran IŞİD’e katıldı. Ancak, örgütün en büyük militan kaynağı, NATO üyesi komşusu Türkiye.
Türkiye, Suriye’deki ayaklanmanın ilk günlerinde ülke içinde ve dışında açık sınır politikası nedeniyle çok eleştirilmişti. Uzmanlar, bunun IŞİD’in yükselişinde kritik rol oynadığını ifade ediyor. Türkiye, isyancıların Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ı kolaylıkla devireceğine inandı, ancak savaş ilerledikçe aşırı uç örgütler yaşanan kaostan yararlanmaya başladı.
Ankara’nın turist bölgesinin ortasındaki köhne bir mahalle olan Hacıbayram, geçen yıl boyunca IŞİD’in militan devşirme merkezi haline geldi. Hacıbayram’da yaşayanlar, en az 100 bölge sakininin IŞİD savaşçısı olmak için Suriye’ye gittiğini söyledi.
Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.
Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...